1. Growth Hacking, büyümenin sırlarını çözerken faydalanabileceğiniz bir kopya kağıdıdır.
Üzgünüm. Bu “dev” bir yalan. Growth Hacking, her ne kadar öyle satılsa da dijital araçlarla mucizeler yaratma yetkinliği değil, bir düşünce şeklidir. Growth Hacking’i büyüme mühendisliği, geleneksel pazarlamanın direkt (1e1) pazarlama alt kolonun ikinci kuşak kuzeni, yegane odağı ürünün/servisin büyüme güzergahındaki engelleri kaldırmak olan profesyonellerin ilgi alanı olarak tanımlamak gerek. Web Analytics SaaS’larında cambazlık yaparak ya da salt reverse engineering’den medet umarak başarı hikayelerini kopyalama maharetiyle ulaşmaya çalıştığınız hedef, ne yazık ki Zaman Kaybı isimli çıkmaz sokakta son bulacaktır. Final yaparken, DAM Growth Hackers olarak kendi tanımımızı derlediğimiz şu yazıyı da okumanızı şiddetle tavsiye ederim.
2. “Bir Growth Hacker tutarım, büyüme sorunuma noktayı koyarım.”
Bizim ofiste bir kuralımız var: “Biz Start-up veya Grown-up, hiçbir girişime Growth Hacking Viagrası satmayız.” Eğer gecelik zevkler peşindeyseniz, girişiminizin hasır altına attığınız problemleriyle yüzleşmek yerine “Tutar Growth Hacker’ı, keyfime bakarım.” diyorsanız ya da “Internet’te onlarca Growth Hacker başarı hikayesi var. Alırım ekipteki zıpkın gibi arkadaşlardan birisini, veririm gazı, çıkartırım kendi Growth Hacker’ımı” iddiasındaysanız, buyrun deneyin. Nasılsa, yukarıdaki alıntıda yer alan yalana göz kırptıysanız, ben size “Denemeyin” desem de deneyeceksiniz. En azından deneyimlerinizi bizimle de paylaşın ki bir hatamız / yanlışımız varsa düzeltelim.
3. Growth Hacking yepyeni bir stratejik operasyondur.
Sean Ellis “Sanıyorum bu yaptığım Growth Hacking oldu.” demeden önce büyüme üzerine odaklanmış stratejik hizmetler yok muydu sanıyorsunuz? Pazarlama, satış, organizasyonel kültür ve davranış sistemlerini hacklemeye kimsenin çalışmadığına dair saf bir inancınız mı var? Ölçümleme araçlarının atipik kullanımının, veri madenciliğinin ve hatta Lean Business modellerinin Silikon Vadisi’nden fırlayan yepyeni icatlar olduğunu mu düşünüyorsunuz? “Güzel ama şimdi oturup tüm bunların kökenlerini öğrenecek zamanım yok. Varsın, Growth Hacking yeni bir -şey- olmasın. Ne fark eder?” diyorsanız, Growth Hacking’in -terminolojik aurasını- ortadan kaldırdık demektir. Elde var, (yukarıdaki 2’liyi de başardık dersek) 3. Devam edelim.
4. Growth Hacking, allanıp pullanmış “Pazarlama”dan ibarettir.
Açıkçası buradaki kırılgan nokta, sizin “Pazarlama”dan ne anladığınız olacaktır. Eğer pazarlamayı, reklam iletişimi yapmak sanıyorsanız o zaman “Alakası yok” diyeceğim. Ancak Pazarlama’yı, örneğin Seth Godin’in perspektifinden yorumlayabiliyor ve onun yerine/bağlamına göre bazen bir sanat, bazen de bir bilim dalı olarak konumlanabileceğini kabul ediyorsanız, o zaman “İşte tartışmaya doğru yerden başlıyoruz” diyebilirim. Yine de tüm genellemeler gibi Growth Hacking’i de Pazarlama’dan ibaret bir sistematik olarak sınıflandırmak, çok ama çok yanlış yollara sapmanıza sebebiyet verecektir. Lütfen, işin özüne, mantığına ve nedenselliğine odaklanın. Neye benzediğine değil…
5. Growth Hacker iletişim kurabilen, pazarlamadan anlayan yazılımcıdır.
Bunu çökertmeden önce, yeri gelmişken şu iddiamı ilk kez kamusal bir alanda dile getirmek isterim; bence “Tüm yazılımcılar iletişim özürlüdür” iddiasında olanlar safın önde gidenleridir. Eminim sizler de “İletişim kurabilen yazılımcı mı olurmuş? Onların ne demek istediklerini anlamaya çalışırken kendini kör bıçakla doğrayan proje yöneticileri gördüm.” ve benzeri beyanlarda bulunulan sohbetlere kulak misafiri olmuşsunuzdur. Bana güvenin, hepsi yanılıyor. Yazılımcılar, bence ikiye ayrılır: kod yazanlar (ben onlara çevirmen diyorum), yazılım mimarları (yazılımın ne yapmasını istiyorsanız, onu nasıl yapacağını yazılıma aktarma yolunu bulan ama aktarmayan çevirmenler). Her iki segment de (yapıcı anlamda kullanıyorum) pragmatisttir. (Neden böyle düşündüğüm farklı bir yazının konusu olduğundan uzatmıyorum.) Ancak asla ve katiyen iletişim özürlü değillerdir. Sadece, iletişim kurmak istedikleri kişilerle, iletişim kurmak istedikleri yöntemler “sizin alışageldikleriniz”den değildir.
Peki o zaman bu çıkarım, “Öyle ya da böyle iletişim kurmayı seven yazılımcı, biraz da pazarlamadan anlıyorsa Growth Hacker mı oluyor?” anlamına mı geliyor? Hayır! Ancak buradaki “Hayır”ın sebebi, genellemeyi çürütmek değil, atıfta bulunulan yetkinliklerin çoğunlukla “Growth Hacker yetkinliklerinin olmazsa olmazları arasında” bulunmasına rağmen “yegane” yetkinlik seti olmamasıdır. Growth Hacker önce “veri aşığı” olmalıdır. Sonrasında “varsayımdan” nefret etmelidir. Çoklu disiplinde tartışabilecek kadar geniş perspektife, kısır döngülerden “Test edelim” diyerek kurtulabilecek özgüvene ve asla! yılmayacak bir iş disiplinine sahip olmalıdır. Pazarlama uzmanlığı da yazılım bilgisi de istihdam potansiyeli, az önce saydıklarıma nazaran çok daha kolay mümkün olan kaynaklardan edinilebilir.
Nereye gitmek istediğinizi bilmiyorsanız, hiçbir yol tarifi sizi istediğiniz hedefe ulaştırmaz.
Sistemsiz, büyüme olmaz.
Bu yazı da daha fazla uzatılmaz 🙂
Her satırına imza atabileceğim son derece rasyonel bir yazı. Kutlarım…
Teşekkür ederim Burçin Bey
SEO pozisyonunu insanlara anlatamazken Growth Hacker ünvanını nasıl alıp anlatıyorlar gerçekten merak ediyorum.
Tespitinize katılıyorum. Lakin ünvan da ünvanın görev kapsamı çok yeni. Anlatana da anlaması gerekene de biraz zaman tanımamız gerekiyor.