İnsanlar sadece bir .jpeg ya da bir .mp3 dosyasına neden binlerce dolar ödüyor? Hazal Orta, NFT eserleri satın alma sürecinin altında yatanları mercek altına aldı.
Teknoloji gelişiyor, bir şeyler değişiyor. Yaşanan değişim, tüketicilerin şimdiye kadar hayal etmedikleri ürünlere binlerce dolar vermelerinin de yolunu açıyor. Birkaç haftadır mercek altına aldığımız NFT’ler de bunun en somut örneklerinden. Blockchain teknolojisinin hayatımıza kattığı NFT kavramı son ayların belki de en popüler konusu — diğer yandan sık tartışılan bir konu. Buradaki en büyük soru işaretlerinden biri; insanların sadece bir .jpeg dosyasına ve ya da bir .mp3’e neden binlerce dolar vermek istediği.
Aslında NFT’lerde işler şöyle ilerliyor:
Dijital bir görsel olan .jpeg’e benzersiz bir kod ekleniyor ve o .jpeg, artık tüm kopyalarının yanında benzersiz bir hale geliyor. İşte başlıktaki sorunun yanıtı da burada gizli: Benzersiz olmak.
Bu içerik ücretsiz!
Okumaya devam etmek ve SHERPA Blog okuru olmak için aşağıdakilerden birini seç. Her hafta yenileri eklenen yüzlerce içeriğe ücretsiz ve sınırsız eriş.
NFT’ye dönüştürülen ürün, kopyalarından tamamen farklı bir hale geliyor ve insanlar burada tercihini özgünlükten yana kullanılıyor. Sanatçı ve araştırmacı Jon McCormack şöyle diyor:
“Sanat dünyasında bir özgünlük sertifikasına sahip olmak çok yaygın. Bu da onun dijital bir versiyonu”
Bir diğer neden ise insanlara, dijital bir defter kullanarak, dijital sanatı güvenli bir şekilde değerleme, satın alma ve takas etme imkanı sunuluyor olması. Birbirinin yerine geçemeyen NFT’ler, bir açık artırma pazaryerine yükleniyor ve oradan alıcısını buluyor. Bu da onları daha çok koleksiyon yapılabilir öğeler haline getiriyor.
Diğer yandan burada söz konusu teknoloji hala gelişmekte olduğu için bazı sorunlar da yok değil.
Mesela, satın alınan ürün bir web sayfasında tıpkı bir belirteç gibi duruyor. Yani ürünün saklandığı sunucu çökerse, görüntü silinerse ya da kaybolursa satın alınan ürün de yok oluyor. Hala o NFT’ye sahip olsanız bile kendisinin varlığını ispatlamak imkansız hale geliyor. Bu yüzden özgünlüğe verilen paranın bir yerde riskler taşıdığını unutmamak son derece önemli.
Dikkat edilmesi gereken ve karıştırılan bir başka nokta da NFT’ye sahip olmanın aslında telif hakkınaa sahip olmakla aynı şey olmadığı. Burada da yine dijitaldefter devreye giriyor. Defter, bir NFT’nin kime ait olduğunu takip ediyor. Telif ise oluşturucuda kalabiliyor.
Burada hemen dijital defter için de bir tanım yapalım, dağıtılmışdefterteknolojisi de diyebileceğimiz dijital defter, verilerin, bir ağ üzerinde bulunan birden fazla alanda erişilebilir, güncellenebilir, doğrulanabilir olmasına imkan sağlayan, merkeziyetsiz, teknolojik altyapı.
Parti biter mi?
Özgünlüğe verilen değerin ön plana çıktığı NFT’lerde parti, piyasanın Ethereum’un değersiz olduğuna karar vermesi halinde son bulabilir. Ethereum’un değerini oluşturan en önemli nokta da tabii ki ona yatırım yapan insanlar.
Değer kazanmasının tek yolu da insanların Ethereum’u gün geçtikçe daha değerli bulmaları. Bunu sadece biz değil, ProfesörMcCormack da söylüyor.
COVID-19 salgınından sonra daha da popüler hale gelen NFT’ler, kısmen ünlü kültürü ve kendi popülerliği tarafından yönlendiriliyor. Aynı zamanda yasal olarak bir çerçeve olmaması da ilerleyen zamanda sorunları beraberinde getirebilir. Yine de büyük bir kesim, NFT’ler için gerçek potansiyelin henüz keşfedilmemiş olduğunu düşünüyor. Şimdilik sanat, tasarım ya da modadaki büyük sektör devleri bu alana tam olarak adapte olmuş değil. Fakat, kesin olan bir şey var ki NFT’ler birçok dijital sanatçının çok geniş kitlelere ulaşabilmesi için önemli kapılar açtı. Bu kapılardan giren sanatçıların geri dönmeye niyeti olmayacaktır.
Hatırlarsanız önceki yazılarımızda da sık sık bahsettiğimiz bir isim vardı: Beeple. Mike Winkelmann, sektörün önde gelen NFT sanatçılarından biri. Eserleri milyonlarca dolara satılan Beeple, NFT teknolojisi ile birlikte hayatımıza girdi ve adından söz ettirdi. Sattığı eserlerle birlikte geniş bir kitleye hitap eden Beeple’ın eserleri Justin Bieber konserinden Super Bowl’a birçok farklı etkinlikte boy gösterdi. Bu da Beeple’ın ününe ün kattı, işbirliklerini artırdı. Beeple örneğinde olduğu gibi açılan ve devamı parlak bir geleceğe açılan kapı, sanatçılar için cazibe merkezi olarak kalmaya devam edecektir. Bu da sektör liderlerinin ister istemez bu alanda faaliyet göstermeye başlaması demek oluyor.