Çalışırken müzik dinlemenin hepimiz için farklı bir anlamı var. Kimimiz için açık ofisteki gürültüden kendini soyutlamanın keyifli bir yöntemi, kimimiz için odaklanmanın ve akışa girme ritüelinin vazgeçilmez bir parçası, kimimiz için ise sıkıcı ve rutin bir işi eğlenceli kılmanın yolu. Klasik, jazz, elektronik, indie ya da yalnızca doğanın sesi… Tercih ettiğimiz tür ya da bizim için anlamı ne olursa olsun, müziğin çalışma deneyimimize verimlilik ve keyif kattığı açık.
Bugün bu deneyimi farklı açılardan zenginleştiren pek çok müzik platformu mevcut. Sözü daha fazla uzatmadan, 5 farklı persona için seçtiğim, öne çıkan 5 platformdan bahsedeceğim.
Bu içerik ücretsiz!
Okumaya devam etmek ve SHERPA Blog okuru olmak için aşağıdakilerden birini seç. Her hafta yenileri eklenen yüzlerce içeriğe ücretsiz ve sınırsız eriş.
Designers MX, ikisi de tasarımcı olan Blake Allen ve Josh Sullivan tarafından kurulan bir platform. Tasarım ve müziğe dair tutkularını tek bir potada eritmeye karar veren iki arkadaş, tasarımcıların kendilerine ilham kaynağı olan çalma listelerini ve mix‘leri paylaşabilecekleri bir site kurmuşlar. Nefis koleksiyonların yanı sıra, dünyanın dört bir yanındaki tasarımcıların hikayelerini ve işlerini de keşfetmek mümkün.
Nereden başlayacağına karar veremeyenler için aşağıdaki çalma listesini öneririm. Zihninize kanca atmayan, odaklı bir çalışma için gayet uygun bir seçim.
“Zaten gün içinde binlerce karar almak durumunda kalıyorum, bir de ne müzik dinleyeceğime kafa yormak istemiyorum.” diyenlerdenseniz eğer, çevrimiçi radyolar sizin için doğru seçenek. Sadece play tuşuna bas, müzik akmaya başlasın… Üstelik sevdiğiniz türde yayın yapan online radyolar yeni şarkılar keşfetmenizi de sağlıyor. Böylece hem zahmetsizce müzik dinleme hem de çalma listelerinizi yeni keşiflerle tazeleme imkanı veriyor.
Dünyada ve Türkiye’de farklı türlerde yayın yapan pek çok ücretsiz online radyo bulunmakta. Kişisel favorim Radio Paradise. Klasik rock’tan jazz’a, electronica’dan etnik müzik tınılarına pek çok türle karşılaşabileceğiniz Radio Paradise, 2000 yılından beri yayında. Kurucuları Bill ve Rebecca Goldsmith “Hayatımızın soundtrack‘ini paylaşacağımız bir platform kurmak istedik.” diyerek sadece dinleyicilerin maddi desteğiyle ayakta duran bu girişimi başlatmışlar. Ana sayfada aşağıya doğru inerseniz, dünya haritası üzerinde anlık olarak hangi ülkede, kaç kişinin dinlediğini de görebilirsiniz. Ben bu satırları yazarken Türkiye’den 367 kişi dinlemekteydi. Tam bir gizli hazine.
Türkiye’den yayın yapan online radyolar içinden ise önerim Radyo Babylon. “İstanbul’dan dünyaya” mottosuyla yayın yapan platformda akışı haftalık olarak takip etmek mümkün. Hafta içi, saat 10:00-12:00 arasındaki Morning Tunes güne ısınmak için birebir. Platformda ayrıca keyifli liste ve incelemeler de yer alıyor.
Daha fazla seçenek arayanlar da çok kapsamlı bir müzik ve medya platformu olan TuneIn‘den faydalanabilir. TuneIn’de müzik türüne göre radyo istasyonlarını listelemek, podcast ya da sesli kitap bulmak da mümkün.
3-Doğa aşıkları için Noisli
Noisli, konsantrasyon ve odaklanma için müzik dinlemek yerine arkaplan sesi kullanmayı tercih eden kullanıcılar için yaratılmış. Yağmur, rüzgar, yaprak sesi gibi farklı seçenekleri istediğiniz oranda karıştırarak odaklanmanıza yardımcı olacak bir arkaplan sesi yaratabiliyorsunuz. Üstelik kullanıcı deneyimi de çok başarılı. Hayli modern ve minimal bir arayüze sahip Noisli’yi kullanmak çocuk oyuncağı.
Eğer kafede çalışmayı ofiste çalışmaya tercih edenlerdenseniz, Noisli’nin kendinizi kafe ortamında hissedeceğiniz bir seçeneği de var. Hatta kim tercih eder bilinmez ama repertuarda parazit sesi bile mevcut.
4-Herkes için Spotify
Kabul ediyorum; “herkes” tam olarak bir persona sayılmaz. Ancak Spotify gibi dev bir müzik platformu için de niş bir segmentten bahsetmek pek doğru olmaz.
Spotify’i uzun uzun anlatmaya gerek yok. Dünya çapında bilinirliği ve kullanım oranı en yüksek müzik platformlarından biri. Odaklanmaya yardımcı olarak çalışma deneyimininizi iyileştirmeye yönelik sunduğu pek çok seçenekten biri hazır playlist‘ler. Eğer siz de benim gibi enstrümantal müzik ile daha verimli çalışanlardansanız, Coffee Table Jazz ya da Classical Essentials listelerini beğenebilirsiniz. Hatta direkt olarak odaklanma hedefiyle hazırlanmış Deep Focus benzeri listeleri de tercih edebilirsiniz. Bu platformda sayısız seçenekten bahsetmek mümkün.
Spotify’ın fazla bilinmeyen özelliklerinden biri de şarkı radyosu oluşturmak. Beğendiğiniz bir şarkıyı referans alarak kendinize dinledikçe uzayan bir çalma listesi oluşturabilirsiniz. Tam olarak şöyle oluyor:
Eğer multitasking konusunda süperim, çalışırken sadece fonda müzik olsun istemem, aynı zamanda yeni şeyler de keşfetmek isterim derseniz, Spotify’ın oldukça gelişmiş bir tavsiye motoru olduğunu da hatırlatalım.
5-Ana akımla yetinmeyenlere Soundcloud
Soundcloud Berlin kökenli bir ses paylaşım platformu. Kullanıcıların eserlerini kaydetmelerine ve takipçileriyle paylaşmalarına olanak sağlıyor. Bu özelliğiyle sadece dinleyicilere değil müzik üreticilerine de hitap ediyor.
Diğer hiçbir platformda bulamayacağınız eserlere Soundcloud’da rastlamak mümkün. Örneğin elektronik müzik seviyorsanız, yerli-yabancı DJ’lerin setlerini burada bulabilirsiniz. Mesela, Discolog‘un Burn Electronica Festival 2016 için hazırladığı seti dinlemek ister miydiniz?
Bunun yanı sıra, Spotify ya da benzeri platformlarda yapabileceğiniz gibi, çalma listeleri arasında kendinizi kaybetmek ya da TuneIn uygulamasında olduğu gibi podcast‘lere erişim sağlamak da diğer opsiyonlarınız.
Hepsi bu kadar mı?
Elbette değil. Alternatif müzik platformları olarak Apple Music, Youtube ve daha nicelerini sayabiliriz. Eğer bu yazıyı sonuna kadar okuduysanız ve bu listede kesinlikle olması gerektiğini düşündüğünüz bir öneriniz varsa yorumlarda paylaşmanız hem beni hem de “Müzik olmadan asla!” diyen dostlarımızı sevindirecektir. Ne demiş Nietzsche?
Noisli harika bir şey! Teşekkürler..