Kullanıcı deneyimi tasarımı hakkında mutlaka okumanız gereken 5 kitap
Eminim ki şu anda bile kullanıcı deneyimi hakkında en az beş kitap yazılıyordur. Fakat bazıları var ki düşünce sisteminizi değiştirebilecek, yaşadığınız sorunlara cevap bulabileceğiniz kitaplar. Bence her ne kadar bu tür kitapları elle tutup üzerine not düşmek çok daha verimli ve zevkliyse de, bazıları e-kitap olsun yeter ki olsun denecek kadar güzel.
Eminim ki şu anda bile kullanıcı deneyimi hakkında en az beş kitap yazılıyordur. Fakat bazıları var ki düşünce sisteminizi değiştirebilecek, yaşadığınız sorunlara cevap bulabileceğiniz kitaplar. Bence her ne kadar bu tür kitapları elle tutup üzerine not düşmek çok daha verimli ve zevkliyse de bazıları e-kitap olsun yeter ki olsun diyecek kadar güzel. Bu yüzden bu listedeki kitapları, dijital formatta erişebileceklerinizden seçtim.
100 Things Every Designer Needs to Know About People (Voices That Matter)
Bu içerik ücretsiz!
Okumaya devam etmek ve SHERPA Blog okuru olmak için aşağıdakilerden birini seç. Her hafta yenileri eklenen yüzlerce içeriğe ücretsiz ve sınırsız eriş.
Her tasarımcının insanlar hakkında bilmesi gereken 100 temel maddeyi bir araya getiren uzman psikolog Susan M. Weinschenk hepiminiz nasıl okuduğunu, gördüğünü, düşündüğünü, karar verdiğini ve hatta nasıl hissettiğini nörobilim ve davranışsal bilimlerden referans alarak basit ve ilginç düşüncelerle anlatıyor. Her insanın farklı yerlerinden ilham alabileceği bu kitap bizleri nelerin motive ettiğinden tutun da, nasıl hata yaptığımıza kadar birçok davranışı ele alıyor.Tabi bu düşünceleri tasarımlarımıza yansıtabilmek de bize düşüyor. Örneğin tasarımınızdaki işlevselliği, kullanılabilirliği, hatta conversion ratelerinizi arttırabilmek için bir çok soruya cevap bulabiliyorsunuz:
Bir şey nasıl hafızanıza kazınır?
Nasıl dikkati çeker ve dikkati koruyabilirsiniz?
Bir sonraki adımı atması için bir insanları nasıl motive edersiniz?
Bir insanın sosyal çevre limiti nedir?
Kitap hakkında okuduğum yorumlardan bir tanesi oldukça ilgimi çekti. Okuyucu, kitabı okuyanlara şöyle bir öneride bulunmuş:
Grupça 3–4 bölüm okuyun ve üzerine tartışın.
Bir ay boyunca her sabah bir konusunu gözden geçirin.
Her tasarım projenizde elinizin altında tutun.
Kitap daha iyi deneyimler tasarlamaya kesinlikle yardımcı olabilecek bir kaynak. Subjektif düşünceler yerine tasarım kararlarının arkasında yatan rasyonellikle tasarım prensiplerini güzel harmanlıyor.
Creative Workshop: 80 Challenges to Sharpen Your Design Skills
Kitabı okumamış olsam da, incelediğim özelliklerine bakılırsa oldukça interaktif bir kitap olduğu için listeme eklemek istedim. Etkileşim tasarımı uzmanı David Sherwin tarafından hazırlanan bu yaratıcı kitap, adından da anlaşıldığı gibi, tasarım becerilerinizi geliştirecek 80 egzersizden oluşuyor. Her egzersizin kuralları, zaman kısıtlaması var ve yapılmış örneklerle geliştirilmiş kuralları da kapsıyor.
Bu tip egzersizler sadece pratik yapmak ya da keşfetmek için değil, herkesin kendi sürecini bulabilmesine ve hangi tip çalışmaların bize daha uygun olduğunu anlayabilmeye yarayabilir. Okuyup öğrenmek yerine uygulayarak öğrenmeyi sevenler için harika görünüyor.
Sprint: How to Solve Big Problems and Test New Ideas in Just Five Days
Google Ventures sprint sürecinin yaratıcısı Jake Knapp, yoğun temposundan zaman ayırıp bizlere bu kitabı armağan etmiş. Tasarımcılar ve yazılımcılar kadar ürün sahipleri ve markalar için de tavsiye edilen kitap, ürününüzün kapsamını belirlemeniz ve geçerliliğini hesaplamanız için yazılmış diyebiliriz.
Knapp, büyük bir fikri bir haftada hazırlayıp test edebilmeniz için ihtiyaç duyabileceğiniz her şeyi size sunuyor. Bir takımı akıllıca nasıl kurabileceğinizi, nasıl odaklanıp eskizleyebileceğinizi, test edilecek fikirleri seçmenizi, prototip yapmanızı ve en sonunda kullanıcılarla yapmanız gereken testleri ve bunlardan çıkan sonuçlar doğrultusunda ürününüz hakkında vermeniz gereken kararlara kadar her aşamayla ilgili konuları kapsıyor.Tabi kitabın ne kadar başarılı olduğunu, anlattığı stratejileri uygulamadan bilmek çok da kolay değil. Çoğu okuyucu da biraz bundan yakınmışa benziyor. Bu uygulamayı değil yapabilmek, kitabın okunmasının dahi zor olduğunu belirtenler var. Fakat kocaman hazır bir stratejiyi alıp aynen uygulamaktan ziyade, takımlarımızın işine yarayabilecek küçük tipleri alıp uygulayabilmek de iş süreçleriniz için son derece faydalı olabilir.
Etkileşim hakkında ilk kafa yormaya başlayan isimlerden birisi de tabii ki es geçemeyeceğim Don Norman. Bu kitabıyla günlük nesnelerin tasarımları hakkında bizi aydınlatıyor: “Bir kapı, kolunun itilmesiyle açılıyor fakat siz kolunu çekiyor musunuz? Bu aslında sizin suçunuz değil.” İyi tasarlanmış bir objenin neden iyi -ve kötünün neden kötü- olduğunun nedenlerini, gündelik örneklerle ve çok temel prensiplere dayandırarak maddeliyor ve çevremizi dillendirerek bizim için anlaşılır kılıyor.
Bu kitabın en ilginç özelliklerinden biri de geleceği -çok da tatlı bir şekilde- öngörüyor olması. Aslında, kullandığımız tüm insan yapımı objelerin kökenlerini inceleyerek, o objelerin hayatımıza şimdi hangi formda oturduğunu görüyoruz. Kitabı sadece tasarımcıların değil, çevresiyle iletişim kurabilmek isteyen herkesin okuması gerek.
Don’t Make Me Think: A Common Sense Approach to Web Usability
Jakob Nielsen imzalı Designing Web Usability kitabından hemen sonra yayımlanan, çok satan Don’t Make Me Think, kullanılabilirlik testleri, sezgisel navigasyon, bilgi mimarisi gibi temel prensipleri konu alarak web tasarımcıları ve yazılımcılarına rehber olmuş bir kitap. Her bölüm kullanışlı bilgiler barındırıyor ve web sitelerini gerçekten nasıl kullandığımızı, yazarın dediğine göre ‘’hayatın gerçeklerini’’ bize gösteriyor. Bir örnek hepimizin artık bildiği, sayfaları okumak yerine scan ettiğimizi ve bu eylemin ‘’content is the king’’ mitinin nasıl gerçekleştiğini anlatıyor. Çok ilginç olan bir önerisi ise her sayfadaki kelimelerin yarısını atmamız ve sonra kalanların da yarısını atmamız. SEO bakış açısından bu herne kadar sorunlu görünse de, bunu yaparak sadece kullanıcıya önemli olan şeyleri sunmanın faydalarını gösteriyor.
Kitabın 3. edisyon linkini koymamın nedeni ise kitapta güncellenen yeni konulardan biri olan (tabii ki) mobil kullanılabilirlik (mobile usability). Her ne kadar bu güncel edisyonunu okumadıysam da içeriği ve anlatımı orijinalini tamamlayacak kadar iyi olduğuna hiç şüphem yok. Hatta bununla da yetinmeyip, tasarımda sosyal medyanın etkileri üzerine de bir güncelleme bekliyoruz…
Her ne kadar e-kitabı olmasa da Steve Krug’un okuma listesinden bir kitabı da ayrıca buraya eklemek istiyorum lakin yorumları okudukça insan merak ediyor. Söylenene göre kitapta;
Her önerinin iyi niyetli olduğunu varsayın.
Önerilen fikrin çalışmayacağını düşünüyorsanız, bunu belirtmeden önce fikir hakkında sevdiğiniz iki şeyi söyleyin.
Sonra fikrin neden çalışmayacağını ya da hatalı olduğunu anlatın.
gibi oldukça aydınlatıcı düşünceler var. Ki
Bu öneriler haricinde, okuma maratonuna hız kesmeden devam etmek isterseniz şu kaynaklara da göz atmanızı öneririm:
Goodreads linkleri eklense süper olurdu.