Sakarya’da 1985 yılında dünyaya gelen Serhan, çocukluğunu Adapazarı ve Balıkesir’de geçirerek, tüm bölgeyi o yaştan arşınlama konusunda kırılması güç bir rekora imza atıyor. Hareketli yaşamını çocukluğunda sporla olan ilişkisinde sürdürüyor ve tek bir disiplinle yetinmeyip, kimi zaman Genzo Wakabayashi’den aldığı ilhamla rakip takım forvetlerinin korkulu rüyası oluyor, kimi zaman Federer’in henüz sahneye çıkmamış olmasını fırsat bilerek kortlarda fırtına gibi esiyor. Tüm bunları yapmaya bisiklet tepesinde gittiğini de not düşmek lazım.
Balıkesir Sırrı Yılcalı Anadolu Lisesi’nin ardından, yüksek öğrenimini almak üzere Ankara Üniversitesi’nin yolunu tutuyor. Fizik bölümünde okurken, bir yandan bol video oyunlu günler geçiriyor, bir yandan okulun Japon Animasyonu Kulübü’nün kurulmasına öncülük ediyor. Eğitimle arasına mesafe koymamayı tercih eden Serhan, okul hayatının haricinde, hem mesleğine yönelik yazılım ve veritabanı dersleri hem de iletişim, imaj, kendo, dans gibi geniş bir çerçevede dersler alıp, kurslara katılarak fonksiyonelliğine fonksiyonellik katmaya devam ediyor.
Mesleki olarak bugün bulunduğu noktada olmasının başlıca nedeni, internetin henüz mütemadiyen yoğun ve tek şeritten ilerlemek zorunda olduğu dönemlerde bile ona her şeyin bulunabildiği tek yer hissiyatını vermiş olması. Lise yıllarında tanıştığı e-ticaret kavramı, sonrasında değişerek ve gelişerek hayatında var olmayı sürdürüyor. Hayalleri arasında ise, büyük kitleler tarafından benimsenecek türden bir online araç geliştirmek var.
Bunaldığında sahilde uzanıp kafa dinlemeyi, bilim kurgu okumayı seviyor. İnsanın gelişme potansiyelini göstermesindeki gücünden dolayı Asimov’un Vakıf serisinin büyük hayranı ve sıkı bir Back to the Future sever. Elektronik konusu müzik söz konusu olduğunda da hayatında var olmaya devam ediyor. Dinlemekten vaz geçemediği tek grup Depeche Mode.
Yakın çevresi tarafından neşeli ve rahat bulunsa da, kendisi fazla analitik ve biraz da utangaç olduğu kanısında.