Bu makale, InVision Inside Design'ın izniyle, Sarah Doody tarafından kaleme alınan The UX of user research surveys başlıklı makaleden Türkçeye çevrilmiştir. Anketler aynı zamanda bir probleme ya da sektöre dair derinlemesine iç görü toplamak için fiyat ve zaman açısından da kârlı bir yöntemdir. Ancak bir kerede aşırı yoğunlukta veri sağlıyor olması, anketlere özgü bir sorun olarak karşımıza çıkar. Özellikle de anketi oluştururken açık uçlu soruları kullanıyorsanız bu yoğun veri ile baş başa kalırsınız… Peki bu verilerden hangilerinin anlamlı ve faydalı olduğuna nasıl karar vereceksiniz? Anket yanıtlarının analizini ve kullanıcıların iyi bir deneyim yaşamasını sağlayacak anket üretim sürecini nasıl daha kolay bir hale getirebiliriz?
Gelin buna bir adım geriden bakalım. Keşifsel araştırma yürütürken problemi anlamayı hedefleriz. En iyi iç görüyü ise insanların bizimle paylaştığı hikayelerden çıkarırız. Peki, insanların daha kişisel ve detaylı hikayelerini paylaşmalarını nasıl sağlayabiliriz?
Hadi, bir örnek inceleyelim. Birkaç ay önce kullanıcı deneyimi alanındaki profesyonellerin portfolyo hazırlarken yaşadıkları problemleri anlamak istedim ve bir anket hazırladım. Her bir soruyu bir sorunu, engeli ya da amacı ortaya çıkarmak için hazırladım. Buradaki önemli nokta ise soruları nasıl ifade ettiğimdi. Gelin sorulara bir bakalım:
Örnek soru 1: “Sizce bir kullanıcı deneyimi portfolyosu oluşturmanın en büyük zorluğu nedir?”
Örnek soru 2: “Kullanıcı deneyimi portfolyosu oluştururken yaşadığım en büyük
problem: ……..”
Farkı görebildiniz mi? İkinci soru birinci şahsın yani soruyu cevaplayanın ağzından ifade ediliyor. Soruyu birinci şahsın ağzından sormanın hatta neredeyse boşluk doldurma diyebileceğimiz bu soru şeklinin, sorunun daha kişisel algılanmasını sağladığını görebildiniz mi?
İlk örnekteki ifade şeklinde herhangi bir problem olduğunu söyleyemeyiz. Fakat, cümlede birinci şahsın özne olarak kullanılmasının iki faydası var:
1. Birinci şahıs soruları anketi cevaplayanların fikirlerini paylaşmasından ziyade geçmiş hikayelerini hatırlamalarını ve onları paylaşmalarını sağlar
Daha önce de bahsettiğim gibi biz kullanıcıların bize deneyimleri ile ilgili gerçek hikayelerini anlatmalarını istiyoruz. Hikayeler oldukça güçlüdür çünkü bize kullanıcının gerçekten ne yaptığını söyler. Eğer şimdiye kadar kullanılabilirlik testi yaptıysanız, kullanıcıların yapacaklarını söyledikleri şey ile gerçekten yaptıkları şey arasında ne kadar ciddi bir fark olduğunu görmüşsünüzdür.
“Sizce bir kullanıcı deneyimi portfolyosu oluşturmanın en büyük zorluğu nedir?” gibi bir soru sorduğumuzda cevaplar varsayımsal ya da fikir temelli olabilir. Buna karşın, soruyu birinci şahıs formatına çevirdiğimizde portfolyo oluşturma ile ilgili gerçek kişisel hikayeler toplama şansımızı artırırız.
“Kullanıcı deneyimi portfolyosu oluştururken yaşadığım en büyük problem: ……..” gibi bir soru sormak anketi cevaplayanların en son portfolyo oluşturduğu zamana dönmesine ve karşılaştığı gerçek zorlukları hatırlamasına ve paylaşmasına yardımcı olur.
2. Birinci şahıs soruları bize yanıtların analizi için standart bir format sunar
Bu da yanıtları hızlıca taramayı ve öncelikli iç görüleri tanımlamayı kolaylaştırır. Portfolyo oluşturma ile ilgili yarattığım anket için 200 yanıt aldım. Fakat, soruları birinci şahıs sorusu olarak hazırladığım için her bir katılımcının yanıtlarına kısa bir hikaye olarak bakabildim.
Ankete verilen yanıtlar oldukça kişisel ve içtendi. Hepsi gerçek problemlere, amaçlara ve motivasyonlara dair genel bir bakış açısı sağlıyordu. Ayrıca, sonraki adımlarda takip görüşmeleri yapmak istediğim kişileri de kolaylıkla belirlememi sağladı. Bu yanıtların pazarlama aktivitelerinde ne kadar değerli olabileceğinden bahsetmiyorum bile. Çünkü yanıtlardan elde ettiklerinizi gerçekten hayata geçirebilirsiniz ya da test edebilirsiniz.
200 yanıtı böyle kısa hikayeler olarak görmek temaları, amaçları, kısıtları ve daha fazlasını hızlıca tanımlamamda yardımcı oldu. Aynı zamanda, sonraki adımlarda daha fazla soru sorabilmek için görüşeceğim kişileri de belirlememi sağladı.
Özetle
Doğru insanlardan doldurmalarını istemeniz koşuluyla, anket fiyat ve zaman açısından karlı bir yöntemdir.
Fakat, yanıtları topladıktan sonra karşılaştığımız zorluklardan biri bu kadar fazla yanıtı nasıl yorumlayacağımızı bilemememizdir. Anket sorularını birinci şahıs formatında hazırladığımızda yanıtların niteliğini artırma şansımız olacaktır. Aynı zamanda, yanıtları daha kolay analiz edebileceğimiz bir format ortaya çıkarırız çünkü tüm yanıtlar hızlıca tarayabileceğimiz ve yorumlayabileceğimiz ortak bir formatta sonlanır.
Okuma önerileri