Alışveriş sepetiniz şu an boş
Tüm eğitimlere göz atarak ilgi duyduklarını sepetine ekleyebilirsin.
Alışveriş sepetiniz şu an boş
Tüm eğitimlere göz atarak ilgi duyduklarını sepetine ekleyebilirsin.
Bugün Internet genelindeki tüm web sitelerinin %58’e yakını, Google Analytics kullanıyor. Peki ya Google Analytics Premium? Google Analytics’in “ücretli kuzeni” Google Analytics Premium’u kimler neden kullanmalı?
Müşteri ilişkileri operasyonlarındaki başarının arkasındaki gizli kahramanlar olan Live Chat yazılımlarını analiz ettik.
UX hizmetleri, satması da satın alması da zor yaratıcı çözümlerden... Bu durumun birçok sebebi olsa da, bence en önde gelen dar boğazı "bilgi eksikliği" oluşturuyor. Gelin, satın alma süreçlerinin 4 global terimini inceleyerek, UX hizmetlerini satarken veya satın alırken nelere dikkat etmeniz gerektiğini birlikte irdeleyelim.
Google'da "UX" arama sorgusunda kaç sonuç çıktığını biliyor musunuz? (Incognito Mode'da) Tam 234.000.000. Hakkında bu kadar çok içerik bulunan UX dünyası içerisinde, terminolojik kavramlarda trafik kazalarının olması da bir o kadar normal. Lakin bazı kazalarda, eğer ki dikkatli olunmaz ve önlem alınmazsa, ekip üyelerinden can kaybı olma ihtimali de çok yükseliyor. Gelin, en çok kaza olan alanlardan bir tanesine birlikte göz atalım.
"Aman ha, müşteri velinimetimizdir. Hayır dersek, ayıp olur." önyargısı, her girişimciye vergi numarası dahi almadan önce atanan ilk "tüzel derstir" dersek, abartmış olmayız diye düşünüyorum. Peki, gerçekten "ne olursa olsun", onlar bizi terk edene kadar müşterilerimizle çalışmaya devam mı etmeliyiz?
Fikri olan her girişimci adayının, bir bilene danıştıktan sonra tadacağı ulvi dilemma "İş modelimi yaratırken Business Model mi yoksa Lean Model Canvas'ı mu kullanayım?" oluyor.
Girişiminizin performansına dair bir sohbet yürütürken muhtemelen gelmesinden en korktuğunuz soru şu olacaktır: "İyi güzel de, performansını hangi referans noktasına bakarak, başarılı buluyorsun?" Gelin, bu soruyu "korkulmayacaklar listesine" çekelim.
Twitter'da rastladığımız ve dikkatimizi çeken, Türkçe yazım yanlışlarını düzeltme ve bunu uygun bir dille sahibine bildirme şeklindeki girişimin hikayesi bizi hem sevindirdi hem de ilham verdi. Sizinle de paylaşmak istedik.
Sizler de benim gibi, problem çözümü esnasında beyaz tahtanın karşısına geçip, eline aldığı beyaz tahta kalemi ile, tasarım bekleyen problemin çözümünü tırnaklarınızı yedirtecek kadar basit ve güzel resmedebilen tasarımcıları camdan atıp, helvalarını afiyetle yemek isteyenlerden misiniz?
Yazılım geliştiricilerin, kullanıcı deneyimi yaratımı sürecinde yeri var mı yok mu? Kadim soruyu, biz de kendimize sorduk ve bakın ne cevap verdik.
Birden çok araç kullanarak ortaya çıkardığınız bir analizi tek bir ortam aracılığıyla yapmak, üstelik kullanıcı deneyiminde "Abi adamlar ne güzel düşünmüş" dedirtecek 1-2 parlak fikirle karşılaşmak. İşte Hotjar'ı böyle özetleyebiliriz.
İşin içinde Pixar olunca, bizde akan sular duruyor. Belki bazılarınız, eski Pixar'lı sanat yönetmeni Emma Coasts'ın Pixar'daki hikayeleştirme prensipleriyle ilgili seri bombardımanla, Twitter üzerinden paylaştığı 22 prensibi okumuştur. Peki ne oldu da 22 prensip, UX'e uyarlanarak 11'e indirildi? İşte bunlar hep iteratif yaratıcılık denemeleri... Gelin, adım adım, işin nereden nereye geldiğini sizinle paylaşalım.
Olsun, hangimiz unutmuyoruz ki... Yeni bir şifre oluşturmak için e-posta adresini girmen yeterli.
Kapat